29 Ağustos 2012 Çarşamba

dün akşam bir konsere gittim


1992’nin sonlarında çıkan Yine Sensiz albümüyle tanıştım Tarkan’la. Yalova’da Donanma adlı bir mekanda verdiği ilk konserini en önde izledim. Evde ona yazdığım mektubu ve kalpli kağıtları sahnede eline tutuştururken ilk kez bir şarkıcı için gözyaşı döktüm. Çok heyecanlandım; hayatım boyunca gördüğüm en yakışıklı adam karşımda yırtık kotu, beyaz tişörtü ve siyah ceketiyle ilk albümünü söylüyordu ve ben sadece -iki basamaklı yaşıma bir kalada- 9 yaşındaydım.

Aradan 20 sene geçti ve dün akşam Tarkan’la ikinci kez karşılaştım; aynı heyecan ve aynı yakışıklı adam… Tarkan’ın Türk pop müziğindeki ve onunla tanışmamın 20. yılını dün akşam Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda yaklaşık 6000 kişiyle kutladık.

Öncelikle itiraf edeyim, konserin ikinci bölümünde tam da Kuzu Kuzu başlamış ve Mehmet Ali Erbil bile göbek atmak için ayağa kalkmışken alanda tek oturan bendim. Oturdum düşündüm biraz geçen 20 yılı, Tarkan’ı… Hani oğlum olsa bu kadar gurur duyardım.

Benim 9 yaşımdaki hallerim, dün akşam 30 yaşındaki bir kadında, 50 yaşındaki bir adamda, 3 yaşındaki bir çocukta, her yaşta vücut bulmuştu. Sabit durduğunda kopan alkış kıyamet, bir adım atsa ikiye, üçe, beşe, ona katlıyordu.

Neler mi oldu? Öncelikle kimseler kusura bakmasın çok güzel fotoğraflar çektim. Konser iki buçuk saat sürdü. Aşk Gitti Bizden ile açılış yapıldı ve hemen akabinde –ki bence 2012’nin de en iyi yerli klibi olan- Acımayacak söylendi. 10 dakikalık bir ara verildi, arada izleyicilerden 60 yaşlarında bir kadın bayıldı (gerçekten bayıldı). Umarım durumu iyidir şimdi, acil şifalar. Playlist beni mutlu etmedi. Benim dışımda herkes “Tarkan’ın saçının telini göreyim yeter” diye gelmiştir -ki kesinlikle haklılar- ama ben Kış Güneşi dinlemek isterdim, Dön Bebeğim, Biz Nereye, Her Nerdeysen, Şeytan Azapta, Sarıl Bana, Selam Ver hatta araya sıkıştırılmış, sadece nakaratı bile olsa Kıl Oldum bekledim. Sen Tarkan’sın, büyük düşünmen lazım ama değil mi? Sen Tarkan’san, benim de senden bu şarkıları bekleyeme hakkım var. Bazı şarkılarda playback olduğu çok hissedildi. Danslarına, duruşuna, üstüne başına, kaşına gözüne diyecek bir lafım yok zaten. Bu arada ‘oturacak yer yoktu’ diyenlere inanmayın; neredeyse tüm sandalyeler boştu, çünkü herkes dans ediyordu!

Tarkan büyüklüğünü kanıtladı. Sabahtan beri bir sürü Tarkan şarkısı dinliyorum, geçen 20 yılımı anıyorum. Doğru adamlarla, doğru işler yapıp bir de kusursuz pazarlanırsam belki ben de bir 20 yıl sonra Tarkan olabilirim. Ya da gerek yok, Tarkan hepimize yeter. Çok yaşasın.

Dün akşam bir konsere gittim ve blog yazılarıma devam etme kararı aldım. Dün akşam bir konsere gittim ve akabinde 20 yıl öncesine gittim. Dün akşam bir konsere gittim ve gurur duydum. Dün akşam bir konsere gittim ve olanlar oldu.